Google, dünyanın en büyük biyokömür karbon giderme anlaşmasını imzaladı

Teknoloji devi Google, Hindistan merkezli Varaha girişimi ile biyokömür üretimi ve karbon giderme konusunda tarihi bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşma, Google’ın Hindistan’daki ilk karbon projelerinden biri olma özelliğini taşıyor ve aynı zamanda biyokömür üretiminde yapılan en büyük anlaşmalar arasında yer alıyor.

Varaha, biyokömür üretiminde önemli bir oyuncu olarak, Hindistan’ın batısındaki Gujarat eyaletinde 100.000 ton karbondioksit (CO₂) giderme kredisi sağlayacak bir proje yürütüyor. Bu anlaşma, 2030 yılına kadar Google’a teslim edilecek kredilerle birlikte, karbon giderme çözümlerine yönelik küresel çapta önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Biyokömür Nedir ve Nasıl Üretilir?

Biyokömür, özellikle tarım ve orman atıkları gibi biyokütle malzemelerinin, oksijensiz ortamda piroliz adı verilen bir işlemle kömür haline getirilmesiyle üretilen, karbon dioksiti atmosferden uzaklaştıran bir madde olarak tanımlanabilir. Toprakta uzun süre kalıcı kalabilmesi, onu karbon giderimi için umut verici bir çözüm haline getiriyor.

Varaha’nın Gujarat’taki tesisinde, istilacı bir bitki türü olan Prosopis Juliflora’dan biyokömür üretilecek. Bu bitki türü, yerel ekosistemleri tehdit ederken, aynı zamanda bölgedeki otlakları da ele geçiriyor. Varaha, bu bitkileri hasat ederek hem doğal otlakları geri kazandırmayı hem de biyokömür üretimiyle karbonu toprağa depolamayı hedefliyor.

Google’ın Karbon Giderim Hedefleri

Google, 2030 yılına kadar karbon emisyonlarını sıfırlamayı amaçlıyor ve bu anlaşma, bu hedefe ulaşmak için atılan büyük bir adım olarak görülüyor. 2023 yılında Google, yaklaşık 14,3 milyon ton CO₂ eşdeğeri sera gazı emisyonu saldı, ancak şirket, biyokömür gibi çözümlerle emisyonlarını dengelemeyi hedefliyor. Karbon giderme kredileri, emisyonları telafi etmek için sürdürülebilir projelere yatırım yapılmasını sağlayarak, şirketlerin karbon ayak izlerini azaltmalarına yardımcı oluyor.

Google’ın karbon giderim lideri Randy Spock, biyokömürün dünya çapında ölçeklenebilme özelliği ve toprak sağlığı üzerinde olumlu yan etkiler yaratması nedeniyle umut vadeden bir çözüm olarak görüldüğünü belirtti. Bu, biyokömürün, kısa vadede daha maliyet etkin olabilen ancak uzun vadeli etki sağlayabilen bir alternatif olarak tercih edilmesini sağlamaktadır.

Biyokömürün Uzun Vadeli Etkisi ve Zorluklar

Biyokömür, CO₂’yi yüzlerce yıl boyunca toprakta tutma kapasitesine sahip olmasına rağmen, bu sürenin üretim yöntemleri ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişebileceği vurgulanıyor. Varaha’nın CEO’su Madhur Jain, biyokömür üretiminde en iyi kalıcılığı elde etmek amacıyla farklı parametreler ve hammaddelerle denemeler yaptıklarını ifade etti. Şirket, üretim kapasitesini artırarak 2030 yılına kadar yıllık 1 milyon karbon kredisi üretmeyi planlıyor.

Ancak, karbon giderme projeleri eleştirilen bazı yanlara da sahip. Uzmanlar, karbon giderme (CDR) çözümlerinin, emisyon kesintilerinin yerine geçemeyeceği konusunda uyarıyorlar. Biyokömür gibi teknolojilerin kalıcı CO₂ ortadan kaldırma garantisi sunmadığına dikkat çeken eleştirmenler, bu tür projelerin sadece bir çözüm olabileceğini, daha geniş kapsamlı eylemlerin gerektiğini belirtiyorlar.

Varaha’nın Yükselen Karbon Giderme Gücü

Varaha, Hindistan, Nepal, Bangladeş ve Kenya’da 14 teknoloji odaklı karbon giderme projesi yürütüyor ve şimdiye kadar 100.000’den fazla çiftçiyi sürdürülebilir uygulamalarla tanıştırmış durumda. Girişim, aynı zamanda 2 milyon tondan fazla sera gazı emisyonunu ortadan kaldırmayı başarmış bulunuyor.

Girişim, geçtiğimiz yıl 8,7 milyon dolar yatırım alarak büyüme yolunda önemli bir adım atmıştı. Google ile yapılan bu büyük anlaşma ise, Varaha’nın sektördeki konumunu pekiştirecek ve daha geniş bir küresel pazarda etki yaratma potansiyelini artıracaktır.

Google’ın Küresel Karbon Giderme Çabaları

Bu anlaşma, Google’ın karbon nötr olma hedeflerine ulaşmak için biyokömür gibi yenilikçi ve uzun vadeli çözümleri tercih ettiğini gösteriyor. Google, biyokömür gibi çözümlerle karbon emisyonlarını dengelemeyi amaçlarken, bu tür projelerin gelecekte daha geniş bir etkisi olması bekleniyor. Ancak, sürdürülebilirlik yolunda daha fazla çözüm ve adım atılması gerektiği de unutulmamalıdır.