ABD’de elektrikli araç dönüşümünün en önemli ayaklarından biri olan 5 milyar dolarlık Ulusal Elektrikli Araç Altyapısı (National Electric Vehicle Infrastructure, NEVI) programı, Trump yönetiminin yeni düzenlemeleri doğrultusunda durduruldu. Programın askıya alınması, sadece Tesla gibi büyük elektrikli araç üreticilerini değil, aynı zamanda eyalet yönetimlerini, şarj ağı geliştiricilerini ve sürdürülebilir ulaşım savunucularını da doğrudan etkiliyor. Ancak bu kararın hukuki dayanağı ve uzun vadeli sonuçları büyük tartışma yaratıyor.
Elektrikli Araç Altyapısına Darbe: Trump Yönetiminin Kararı
ABD Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı Federal Karayolları İdaresi, eyaletlere yeni şarj istasyonları kurmaları için sağlanan NEVI fonlarının kullanımını “tüm mali yıllar için” durdurduğunu açıkladı. Federal Karayolları İdaresi, programın yeniden yapılandırılacağını ve yeni finansman başvurularının ancak revize edilmiş bir rehber yayınlandıktan sonra değerlendirileceğini belirtti.
Trump yönetimi, bu adımı Biden döneminde uygulamaya konulan elektrikli araç yanlısı politikaları geri çevirmek amacıyla attığını belirtiyor. Cumhuriyetçi çevreler, programın yavaş ilerlediğini ve kamu fonlarının verimsiz kullanıldığını öne sürerek uzun süredir NEVI’yi eleştiriyordu. 2024’ün başlarında yapılan bir değerlendirme, program kapsamında sadece 38 portlu yedi şarj istasyonunun faaliyete geçtiğini gösterirken, yılın dördüncü çeyreğinde bu sayının 126 şarj noktasına çıktığı bildirildi. Yine de, eleştirmenler bu ilerlemeyi yetersiz buluyor.
Ancak asıl tartışma, Trump yönetiminin bu fonları tek taraflı olarak durdurma yetkisine sahip olup olmadığı konusunda yoğunlaşıyor. NEVI, 2021 yılında kabul edilen İki Partili Altyapı Yasası ile hayata geçirilmiş ve Kongre tarafından 2022’den 2026’ya kadar her yıl 1 milyar dolar bütçeyle desteklenmesi kararlaştırılmıştı. Hukuk uzmanları, yürütme organının Kongre onaylı fonları durdurmasının anayasal sorunlar yaratabileceğine dikkat çekiyor.
Tesla ve Musk: Kazanç mı Kayıp mı?
NEVI programının askıya alınması, en büyük elektrikli araç üreticilerinden Tesla’ya da doğrudan etki edecek. Şirket, bugüne kadar bu programdan 31 milyon dolarlık fon alarak 539 hızlı şarj portu kurmuştu. Bu, dağıtılan toplam fonların yaklaşık %6’sına denk geliyor. Programın iptali, Tesla’nın Supercharger ağı genişleme planlarını sekteye uğratabilir.
Öte yandan, Elon Musk’ın bu konudaki tutumu karmaşık bir tablo çiziyor. Musk, uzun süredir devlet teşviklerine mesafeli yaklaşırken, şirketi Tesla, vergi mükelleflerinin desteklediği projelerden önemli kazanımlar elde etti. Musk’ın Trump ile yakın ilişkileri de göz önüne alındığında, bu kararın Tesla’yı nasıl etkileyeceği konusunda kesin bir yorum yapmak güç.
Hukuki ve Siyasi Tepkiler: “Bu Karar Yasadışı”
Trump yönetiminin kararına yönelik ilk tepki, çevreci kuruluşlardan ve hukuk uzmanlarından geldi. Doğal Kaynaklar Savunma Konseyi’nden kıdemli yetkili Beth Hammon, fonların durdurulmasının “keyfi ve yasadışı” olduğunu belirterek, bunun eyalet düzeyinde kaosa ve altyapı projelerinin gecikmesine yol açacağını söyledi.
Sierra Kulübü’nün Herkes İçin Temiz Ulaşım Direktörü Katherine García ise “Bu, Kongre’nin yıllar önce onayladığı iki partili fonlara yönelik bir saldırıdır” diyerek karara sert tepki gösterdi.
Ayrıca, hukuk çevreleri Trump yönetiminin benzer şekilde kamu fonlarını durdurma girişimlerinin geçmişte mahkemeler tarafından engellendiğine dikkat çekiyor. 2022 Enflasyon Azaltma Yasası kapsamında onaylanan fonların iptal edilmesi, Kongre’nin bütçeleme yetkisini ihlal edebilir. Biden yönetiminin bu karar karşısında hukuki bir mücadele başlatması bekleniyor.
Elektrikli Araç Geçişi ve Şarj Altyapısına Etkisi
NEVI programının askıya alınması, ABD’deki elektrikli araç şarj altyapısını ciddi şekilde etkileyebilir. Elektrikli araçların yaygınlaşması için en kritik unsurlardan biri, yeterli sayıda şarj istasyonunun bulunması. Tüketici anketleri, potansiyel elektrikli araç alıcılarının en büyük endişesinin “şarj altyapısının yetersizliği” olduğunu gösteriyor.
Eğer NEVI fonlarının iptali kalıcı hale gelirse, yeni şarj istasyonlarının sayısında ciddi bir azalma görülebilir. Bu durum, elektrikli araç satışlarını da olumsuz etkileyebilir ve içten yanmalı motorlara sahip araçların hâlâ daha cazip bir seçenek olarak kalmasına yol açabilir. Petrol endüstrisinin uzun süredir EV teşviklerine karşı lobi yaptığı bilinirken, Trump yönetiminin bu kararı, fosil yakıt sektörünün çıkarları doğrultusunda alındığı eleştirilerine yol açtı.
ABD’nin Elektrikli Araç Geleceği Belirsizliğe Sürükleniyor
Trump yönetiminin NEVI programını durdurma kararı, hem ekonomik hem de siyasi yankıları olan bir hamle olarak değerlendiriliyor. Kısa vadede, eyaletler ve şarj altyapısı sağlayıcıları bu değişikliğe nasıl uyum sağlayacaklarını belirlemek zorunda kalacak. Uzun vadede ise, bu kararın mahkemeler tarafından iptal edilip edilmeyeceği ve Biden yönetiminin nasıl bir karşı hamlede bulunacağı, ABD’nin elektrikli araç geçişi için kritik bir dönüm noktası olabilir.
Elektrikli araç sektöründeki belirsizlik artarken, bu hamlenin çevresel etkileri de göz ardı edilemez. Elektrikli araçlara geçişin yavaşlaması, ABD’nin karbon emisyonlarını azaltma hedeflerine ulaşmasını zorlaştırabilir. Önümüzdeki aylarda, hem hukuki mücadelelerin hem de siyasi tartışmaların bu karar etrafında yoğunlaşması bekleniyor.
Bu gelişmelerin ışığında, ABD’nin elektrikli araç altyapısına yönelik politikasının geleceği, yalnızca hükümetin değil, mahkemelerin, eyalet yönetimlerinin ve özel sektörün nasıl tepki vereceğine bağlı olarak şekillenecek.