OpenAI’ın eski CTO’su Mira Murati, yapay zekanın geleceğini şekillendirmek için sahneye geri döndü. Thinking Machines Lab adlı yeni girişimi, yapay zekayı daha erişilebilir, özelleştirilebilir ve insan merkezli hale getirme misyonuyla yola çıktı.
OpenAI’dan Ayrılış ve Yeni Bir Vizyonun Doğuşu
Mira Murati, OpenAI’da altı yıl boyunca CTO (Chief Technology Officer, Baş Teknoloji Sorumlusu) olarak görev yaptıktan sonra, Eylül 2024’te beklenmedik bir şekilde şirketten ayrıldığını duyurdu. Ayrılışına ilişkin net bir açıklama yapılmasa da, kısa bir süre sonra “kendi araştırmasını yapmak” istediğini belirtti. O dönemden beri teknoloji dünyasında Murati’nin yeni bir girişim kuracağına dair söylentiler dolaşıyordu.
Şimdi ise bu söylentiler gerçeğe dönüştü. Thinking Machines Lab adını taşıyan yeni yapay zeka girişimi, Murati’nin liderliğinde ve yapay zeka dünyasının önde gelen isimlerinin desteğiyle resmen kuruldu.
Thinking Machines Lab: Yapay Zekayı Daha İnsan Merkezli Hale Getirme
Thinking Machines Lab, mevcut yapay zeka sistemlerinin sınırlamalarını aşmayı ve yapay zekanın bireylerin ve kurumların ihtiyaçlarına daha iyi uyum sağlamasını hedefliyor. Şirketin vizyonu, yapay zekanın yalnızca büyük teknoloji şirketlerinin elinde olan bir araç olmaktan çıkıp, herkesin kullanabileceği esnek ve kişiselleştirilebilir bir teknolojiye dönüşmesini sağlamak.
Murati, şirketin amacını şu şekilde özetliyor:
“Herkesin yapay zekayı kendi benzersiz ihtiyaçları ve hedefleri için çalıştırabilecek bilgi ve araçlara erişebildiği bir gelecek inşa ediyoruz.”
Bu doğrultuda Thinking Machines Lab, otonom sistemlerden ziyade, insanlarla iş birliği içinde çalışan yapay zeka modelleri geliştirmeye odaklanıyor. Yapay zekanın yalnızca insanları taklit eden bir sistem değil, insan uzmanlığını tamamlayan ve genişleten bir teknoloji olması gerektiğini savunuyor.
Kadrosunda Kimler Var?
Murati, Thinking Machines Lab için adeta bir “yapay zeka rüya takımı” kurdu. Şirketin ekibinde OpenAI, Google DeepMind, Meta ve Character.AI gibi teknoloji devlerinden gelen yaklaşık 30 araştırmacı ve mühendis bulunuyor.
- John Schulman: OpenAI’ın kurucu ortaklarından biri olan Schulman, Thinking Machines Lab’in Baş Bilim İnsanı olarak görev yapıyor.
- Barret Zoph: OpenAI’ın eski araştırma sorumlularından olan Zoph, Thinking Machines Lab’in CTO (Chief Technology Officer, Baş Teknoloji Sorumlusu) pozisyonunda yer alıyor.
- Jonathan Lachman: OpenAI’ın özel projeler bölümünün eski yöneticisi olan Lachman, Murati’nin girişimine katılmak için OpenAI’dan ayrıldı.
Schulman’ın, OpenAI’ın merkezine birkaç blok uzaklıktaki araştırmacılarla birebir görüşmeler yaparak ekibin oluşumunda aktif rol oynadığı belirtiliyor.
Güvenlik ve Şeffaflık: Yeni Bir Standart mı Geliyor?
Thinking Machines Lab, yapay zeka güvenliğini temel ilkelerinden biri olarak belirledi. Şirket, geliştirdiği yapay zeka modellerinin kötüye kullanımını önlemek için kapsamlı güvenlik önlemleri alacağını ve bu alandaki en iyi uygulamaları sektöre açık şekilde sunacağını vurguluyor.
Ayrıca, şeffaf bir operasyon modeli benimseyeceğini ve düzenli olarak teknik araştırmalar ile kodları yayınlayacağını duyurdu. Bu, genellikle kapalı kapılar ardında geliştirilen AI modelleri için önemli bir paradigma değişikliği olabilir.
Murati’nin liderliğindeki Thinking Machines Lab, yapay zeka sistemlerini daha geniş kitleler tarafından anlaşılır ve erişilebilir hale getirmeyi planlıyor. Şirketin odaklandığı bir diğer konu ise, yapay zeka modellerinin kişiselleştirilmesini kolaylaştırmak. Murati’ye göre, bugünkü yapay zeka sistemleri hala çok genel amaçlı ve kullanıcıların özel ihtiyaçlarına tam olarak adapte olamıyor.
Rakiplerden Farkı Ne?
Murati’nin OpenAI’dan ayrılması, yapay zeka dünyasında büyük yankı uyandırdı. Özellikle, eski OpenAI çalışanlarının kendi girişimlerini başlatma trendi devam ediyor. Thinking Machines Lab, OpenAI’ın eski kurucu ortağı Ilya Sutskever’in Safe Superintelligence girişimi ve OpenAI’dan ayrılan diğer isimlerin kurduğu Anthropic gibi projelerle aynı ligde yarışacak.
Fakat Thinking Machines Lab’in rakiplerinden en büyük farkı, yapay zeka sistemlerinin tamamen otonom olmasından ziyade, insanlarla daha yakın bir iş birliği içinde çalışmasına odaklanması. Bu, AI’nın gelecekte nasıl konumlanacağına dair önemli bir tartışmayı da beraberinde getiriyor.
Yatırımcılar Ne Diyor?
Thinking Machines Lab’in kuruluş aşamasında 100 milyon doların üzerinde yatırım almak için görüşmeler yaptığına dair iddialar ortaya atılmıştı. Ancak şirket, şu ana kadar herhangi bir yatırım detayını doğrulamadı veya yalanlamadı.
Bununla birlikte, Murati’nin yapay zeka dünyasındaki itibarı ve ekibin güçlü profili, yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Büyük fonların ve risk sermayesi şirketlerinin, Thinking Machines Lab’in gelecekteki finansman turlarına yoğun ilgi göstermesi bekleniyor.
Thinking Machines Lab Yapay Zeka Dünyasını Nasıl Şekillendirecek?
Murati’nin OpenAI’daki geçmişi, onun yapay zeka dünyasında ne kadar etkili bir figür olduğunu gösteriyor. ChatGPT, DALL·E ve Codex gibi projelerde liderlik yapan bir ismin yeni girişimi, sektörde dikkatle takip ediliyor.
Thinking Machines Lab, yapay zekayı daha erişilebilir, kişiselleştirilebilir ve güvenli hale getirme misyonuyla, yapay zeka alanında önemli bir boşluğu doldurmayı hedefliyor. Bu girişim, yapay zekanın geleceğine dair büyük değişikliklere yol açabilir mi? Yoksa bu sadece OpenAI’a bir alternatif olarak mı kalacak?
Zaman gösterecek. Ancak kesin olan bir şey var: Yapay zeka dünyasında kartlar yeniden dağıtılıyor.