ABD’nin yeni gümrük tarifeleriyle birlikte Amazon, Çin merkezli ultra ucuz alışveriş platformlarına karşı stratejik bir dönüşüme gidiyor. Şirketin “Haul” isimli girişimi, artık markasız ve doğrudan Çin’den gelen ürünler yerine, ABD’de depolanan tanınmış markaların ürünlerini öne çıkarıyor.

Trump’ın Tarifeleri, Dönüşümün Fitilini Ateşledi

ABD Başkanı Donald Trump’ın yeniden başlattığı ve 2 Mayıs itibarıyla yürürlüğe girmesi beklenen kapsamlı ithalat tarifeleri, Amazon’un bu kararında belirleyici rol oynadı. Yeni tarifeler kapsamında, ABD’ye gelen tüm ithalat ürünleri vergiye tabi olacak. Bu da, bugüne kadar “de minimis” kuralıyla gümrük vergisinden muaf tutulan 800 doların altındaki paketlerin artık vergiye tabi olacağı anlamına geliyor. 2024 yılında bu istisna kapsamında ABD’ye giren paket sayısının 1,4 milyarı aştığı düşünülürse, değişikliğin ölçeği oldukça büyük.

Amazon Haul gibi düşük fiyatlara dayalı alışveriş modelleri, bu istisnaya güvenerek büyümüştü. Ancak artık bu avantajın ortadan kalkması, şirketleri stratejilerini gözden geçirmeye zorluyor. Amazon da, Çin’den doğrudan gönderim yerine, ABD’deki depolarından ürün tedarik etmeye başladı.

Haul’da Artık Tanıdık Markalar Var

Amazon’un Haul platformunda yaptığı en dikkat çekici değişiklik, ürün profilinde görüldü. Daha önce 20 doların altında satılan markasız ürünlerle dolu olan platform, artık Adidas, Levi’s, Gap, Under Armour, The Children’s Place ve Vera Bradley gibi tanınmış markaların ürünlerine ev sahipliği yapıyor. “Marka Favorileri” adlı yeni bölüm, özellikle Amerikan tüketicisinin güven duyduğu bu markalara odaklanıyor.

Bu değişiklik, Haul’un orijinal vaadiyle çelişiyor: ultra ucuz, doğrudan üreticiden, markasız ama erişilebilir ürünler. Artık bu vaat neredeyse geçerliliğini yitirmiş durumda. Platformda yapılan basit bir tarama bile, fiyatların 20 dolar sınırının üzerine çıktığını gösteriyor. Örneğin, 20,99 dolarlık makyaj çantaları, 27,20 dolarlık taytlar ve 34,82 dolarlık elbiseler, artık Haul’un ana akım Amazon’dan neredeyse ayırt edilemez hale geldiğini ortaya koyuyor.

Yeni Model Sürdürülebilir mi?

Amazon’un Haul’da ABD envanterini kullanmaya başlaması, şimdilik yeni tarifelerin etkisinden kaçınmasını sağlıyor. Ancak bu sadece geçici bir çözüm olabilir. Çünkü tüketicilerin Haul’a yönelmesindeki en büyük motivasyon, aşırı düşük fiyatlardı. Yeni dönemde, bu fiyatların korunup korunamayacağı büyük bir soru işareti.

Üstelik bu değişim, sadece Amazon’u değil; Shein, Temu, AliExpress gibi diğer Çin merkezli platformları da doğrudan etkiliyor. Zira bu sitelerin tamamı, “de minimis” kuralına dayanarak ABD pazarına düşük maliyetli ürün akışı sağlıyordu. Tarifelerin yürürlüğe girmesiyle, bu avantaj ortadan kalkacak ve bu da küresel e-ticaret dengelerinde ciddi değişikliklere neden olabilir.

Ultra Ucuz Alışverişin Sonu mu Geliyor?

Amazon’un Haul operasyonundaki bu ani ve köklü değişim, hem şirketin küresel pazardaki konumunu koruma çabasını hem de ABD’nin değişen ticaret politikalarının doğrudan etkisini gözler önüne seriyor. Artık Haul, yalnızca uygun fiyatlı ürünlerin değil, aynı zamanda tanınmış markaların da adresi olmaya hazırlanıyor.

Ancak şu açık: ABD’li tüketicilerin alışveriş alışkanlıkları, önümüzdeki aylarda ciddi bir sınavdan geçecek. Ultra ucuz fiyatlara alışan bir kitle, artık daha pahalı ama güvenilir ürünlere yönelmek zorunda kalabilir. Amazon’un bu stratejik hamlesi, e-ticaretin sadece dijital değil, aynı zamanda politik bir alan haline geldiğini bir kez daha kanıtlıyor.